Bağış Yap

Amount :
Other : USD

18 Mayıs 2013 Cumartesi

ABDÜRREZZÂK ALİ EFENDİ


ABDÜRREZZÂK ALİ EFENDİ;
Anadolu evliyâsından. 1842 (H.1258) yılında Erzurum'da doğdu. Babası Erzurum
Nakîb-ul-eşrâfından olup, seyyidlerden Gadâyîzâde Muhammed Efendidir. Nesebi
Peygamber efendimize ulaşır. İlimde çok kuvvetli olduğundan, İlmî mahlasını kullanırdı.
Abdürrezzâk Efendi tahsil çağına gelince, ilk önce ağabeyi Muhammed Efendiden okumaya
başladı. 14 yaşından îtibâren babası Muhammed Efendinin mânevî terbiyesi altına girdi. Aynı
zamanda medreselerde okunan ilimleri de bitirerek İbrâhim Paşa Medresesi müderrislerinden
Solakzâde Ahmed Tevfik Efendiden icâzet, diploma aldı. Tahsîlini tamamladıktan sonra
Ahmediyye Medresesinde ders okutmaya başladı.
Abdürrezzâk Ali Efendi, Tasavvuf yolunda da ilerlemek için bir mürşid-i kâmilin talebesi
olmak istedi ve Şeyh Hakkı Erzurum'a gelince onun sohbetlerine devâm etti. Şeyh Hakkı
hazretlerinin vefâtına kadar hizmetinde bulundu. Sonra tekrar talebe yetiştirmeye başladı.
Tefsîr ilminde çok derin âlimdi. Rûhul Beyân Tefsîri'ni birkaç defâ baştan sona talebelerine
okuttu.
Abdürrezzâk Ali Efendi, orta boylu, sakalının kırı az, ince, zayıf, sevimli, nâzik, kibâr bir
zâttı. Babasının vefâtından sonra Nakîb-ul-eşrâf oldu. Erzurum'da ikâmet eder, üç-dört senede
bir Ramazan ayında İstanbul'a giderdi. Çeşitli câmilerde vâz ve nasîhatlarda bulundu. Sümbül
Sinan Efendinin mânevî işâreti ile kendisine ayrılan odada elli sene kaldı ve ibâdetle meşgûl
oldu. Sözleri çok tesirli idi. Dinleyenler huzur bulurdu. Kimseye halîfelik vermedi. 1907
(H.1325)'de Erzurum'da vefât etti. Büyük Câminin bahçesine defnedildi. Ali Efendinin Halal
ve Haram Risâlesi, Musâvât-ı Aded-i Hurûfât, Manzûme-i Nüfûs-ı Seb'a adlı eserleri
yanında bir de Dîvân'ı vardır. Hiçbirisi matbû değildir.
Abdürrezzâk Ali Efendi buyururdu ki:
"Kalbi Allahü teâlânın sevgisi ile diri olanın ölümü hayattır. Kalbi nefsin arzuları ile ölmüş
olanın hayâtı ölüdür."
"Ölüm, ölmeden önce ölünüz, sırrına eren âşıklara rahmet, devlet, seâdet, izzettir."
Abdürrezzâk Ali Efendi, Allahü teâlânın aşkı ile çok güzel şiirler söylemiştir.
Bunlardan birisi:
Cemâlullaha olan âşık hevâ ile sivadan geç
Karışma fi'l-i Hakka ey gönül çûn-u-çirâdan geç.
Bekâdan neş'edâr ol bâde-i tevhîd ile ey dil
Gönülden hâzır ol Hakk'a heman mülk-i fenâdan geç.
Libas-ı fahri neyler câme-i aşk âşıka kâfî
Abâ-yı aşkı gey İlmî bütün dârû devâdan geç.
Ey gönül erbâb-ı câha etme arz-ı ihtiyaç
Bâb-ı Hak meftûh iken gayra ne lâzım ilticâ.
1) Sefînet-ül-Evliyâ; c.2, s.156

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder