Bağış Yap
14 Mayıs 2013 Salı
ABDÜLMELİK ET-TABERÎ
ABDÜLMELİK ET-TABERÎ;
Evliyânın büyüklerinden. Hayâtı hakkında kaynaklarda fazla ve yeterli bilgi yoktur. On ikinci
asırda Mekke'de yaşadı. Nizâmiye Medresesinde fıkıh ilmi tahsil etti.
Zühd ve verâ bakımından zamânında yaşayan evliyânın önde gelenlerindendi. Haramlardan
şiddetle kaçınır, şüpheli korkusuyla mübahların çoğunu terk eder ve dünyâya zerre kadar
meyl etmezdi. Çok ibâdet eder, nefsini terbiye etmek için sıkı riyâzet ve mücâhede ederdi.
Nefsinin isteklerini hiç yapmaz, istemediklerini yapmak için çok uğraşırdı. Elbise olarak sert
kumaşları tercih eder, katıksız yemek yer, vaktini sıkıntılara göğüs gererek sabırla geçirirdi.
Kendisine zikir olarak şu iki kelimeyi seçmişti. "Sübhânallahi ve bihamdihi,
sübhânallahilazîm ve bihamdihi."
Mekke'ye gelen Hibetullah Kuşeyri, Abdülmelik Taberî'yi ziyarete gitti ve ateşler içinde
buldu. Binbir zorlukla oturan Abdülmelik Taberî; "Hummaya yakalandığımda bununla
sevinirim. Çünkü nefs, hummâ, ile meşgûl olup, beni meşgûl etmez. Bu haldeyken kalbimle
istediğim gibi yalnız kalırım." buyurdu.
Suyuna el ulaşamayacak kadar aşağıda olan ve Anber denilen bir havuz vardı. Abdülmelik
Taberî abdest almak için havuza elini uzattığında su yükselir abdestini bitirdiğinde alçalırdı.
Bir gün yanına giden Hüseyin Zegandânî onu, başını göğsüne tamamen eğmiş murâkabe
hâlinde buldu. O sırada bir kısım insanlar gelerek ona sorular sordular. Abdülmelik Taberî
sorulan ilk iki suale cevap vermedi. Üçüncü sual sorulunca cevap verdi. Hüseyin Zegandânî
ona bunun sebebini sorunca; "Resûlullah efendimiz sadece üçüncü suâlin cevabını telkin etti.
Öncekilerine ise sükut buyurdular. Onun için ilk ikisine cevap vermedim." buyurdu.
Abdülmelik Taberî, bir gece El-Hüseynî isimli bir zâtla beraber Mescid-i Haram'da
bulunuyordu. Soğuk bir gece idi. Abdülmelik Taberî'nin gömleği olmadığından sırtı soğuktan
çatlayıp yarılmıştı. Mescidin kapısında sağ elini yanağı altına, sol elini başı üzerine koymuş
bir halde Allahü teâlâyı zikrediyordu. El-Hüseynî ona; "Şâyet mescidin bir köşesinde
uyursanız daha iyi olur. Soğuktan korunmuş olursunuz." deyince; "Bir gece Mescidde
uyudum. İki kişi gördüm. Mescide girdiler bana yaklaşıp "Mescidde uyuma." dediler. Onlara
kim olduklarını sorunca; "Biz melekleriz." dediler. Bunun üzerine uyandım ve bundan sonra
mescidde uyumadım." diye cevap verdi.
1) Tabakât-üş-Şâfiiyye; c.7, s.190-192
2) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; c.5, s.379
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder